Göz Hastalıkları ve Tedavileri

Romatizmal Hastalıklar Gözü Nasıl Etkiler? Romatolojik Hastalıklarda Göz Tutulumu

Romatizmal hastalıklar primer (birincil) olarak eklem bulguları ile ön plandadır. Ancak eklem bulgularının yanı sıra, eklem dışı bulgularla da seyir göstermektedir. Romatizmal hastalıklarda çeşitli göz problemleri görülebilmektedir, ancak en sık görülen göz problemleri kuru göz, üveit ve sklerittir. Fakat kuru göz (keratokonjonktivitis sikka) sistemik hastalığı olamayan kişilerde de görülebilir.

ROMATOİD ARTRİT GÖZ BULGULARI

Romatoid artrit hastalarında göz tutulumu (oküler tutulum) sık görülür. Göz problemleri genellikle hastalığın geç dönemlerinde görülür. Göz tutulum yeri ve şiddetine bağlı olarak klinik tablolar değişiklik göstermektedir. Hastaların gözleri ile ilgili şikayetleri arasında kuru göz, yabancı cisim hissi, kaşıntı, ışığa karşı duyarlılık, görmede bulanıklık ve görme seviyesinde azalma gibi şikayetleri olur.

Romatoid artritte göz tutulumunun kliniği;

  • Kuru göz şeklinde belirti gösteren keratokonjonktivit sikka,
  • Nodüler episklerit ve sklerit,
  • Periferik ülseratif keratit,
  • Sklerozan keratit,
  • Akut stroma keratiti,
  • Periferik kornea incelmesi,
  • Keratoliz (kornea erimesi).

Romatoid artritte retinal arter oklüzyonu, anterior optik nöropati ve orbital miyozit de görülebilir.

REAKTİF ARTRİT HASTALIĞINDA GÖZ BULGULARI

Reaktif artrit veya diğer bir deyimle Reiter sendromu, vücudun başka bir yerinden (örn. solunum, gastrointestinal veya genitoüriner sistemlerde oluşan bir enfeksiyon sonrası, yüksek ihtimalle immünolojik bir mekanizma ile meydana gelen artriti tanımlayan bir durumdur. Kliniği ve belirtileri arasında artrit (eklem iltihabı), konjonktivit (konjonktiva iltihabı) ve üretrit (üretra iltihabı) sayılabilir.

Reiter sendromlu olguların üçte birinde göz tutulumu olarak konjonktivit görülür. Konjonktivit genellikle bilateral (iki taraflı), hafif ve kısa sürelidir. Durumu hafif olan hastaların belirgin bir şikayeti olmayabilirken, durumu ağır hastaların fotofobi (ışığa karşı duyarlılık), akıntı ve kemozis (gözün dış zarı altında sıvı birikimi) gibi şikayetleri olur. Nadir olarak non-granülomatöz ön üveit, belirtileri olan yüzeyel keratit ve arka üveit gibi göz ile ilgili tutulumlar görülebilmektedir.

JUVENİL İDİOPATİK ARTRİT HASTALIĞINDA GÖZ BULGULARI

Jüvenil idiyopatik artrit (JİA), çoğunlukla çocukluk döneminde ortaya çıkan, süreklilik gösteren, yangısal kökenli bir hastalıklar grubunu içerir. Hastalığın kendi başına bir hastalık olmaktan çok çeşitli klinik formları vardır. Hastalık sistemik JİA, oligoartriküler JİA, seronegatif ve seropozitif poliartiküler JİA, psoriatik JİA, entezit ile ilişkili artrit ve sınıflandırılamayan artrit şeklinde sınıflandırılmaktadır. Hastalığın genel kliniği; yorgunluk, sabah sertliği, artrit, ağrı, tenosinovit, entezitis (tendon ve ligamanların kemiklere yapıştığı yerin yangılanması/iltihabı), romatoid nodüller, kas atrofisi ve buna bağlı kas güçsüzlüğü, perikardit ve perikardiyal efüzyon, lenfadenopati, hepato/splenomegali, serebral infarkt, intermittan hematüri ve proteinüriyi içerebilir.

Jüvenil idiyopatik artritin en sık görülen göz bulgusu ön üvettir. Akut ön üveitin belirtileri arasında ağrı, kızarıklık, baş ağrısı, ışığa karşı duyarlılık, görme değişikliği ve göz yaşarmasını sayabiliriz, ancak iltihabi durum rahatsızlık yapan bir belirti göstermeden de olabilir. Tedavisi yapılmayan veya tedavi ile üveit aktivitesi tam baskılanamayan olgularda kalıcı görme kaybı riski vardır.

ANKİLOZAN SPONDİLİT HASTALIĞINDA GÖZ BULGULARI

Ankilozan spondilit (AS), nedeni tam olarak bilinmeyen, birincil olarak sakroiliak eklemleri, omurga ve omuz, kalça, diz gibi eklemleri tutan ve bu yapılarda enflamasyon ile karakterize enflamatuvar bir hastalıktır. Göz ve kalp gibi ekstraartiküler organlarda da iltihaplanmalar olabilir.

AS’nin göz tutulumu kliniğinde akut anterior (ön) üveit veya iritis görülebilmektedir. Bu göz problemleri hastaların yarısından azında hastalık seyri sırasında gelişir. Genellikle tek göz etkilenir ve ataklar arasında devam eder. Hastaların şikayetleri arasında genellikle ani başlangıçlı ağrı, kızarıklık ve fotofobi (ışığa karşı duyarlılık) vardır. İnflamasyonun tedavisi yapılmazsa anterior (ön) kamarada birikim ve pupiller ve lens disfonksiyonu sonucu görmede bulanıklık olur. Makuler ödem de olabilir, iyi bir tarafı ise kalıcı körlük seyrektir.

AİLEVİ AKDENİZ ATEŞİ HASTALIĞINDA GÖZ BULGULARI

Ailesel Akdeniz ateşi hastalığı (FMF), otozomal resesif olarak geçen, genellikle tekrarlayan ateş ile birlikte karın ağrısı, plevrit, artrit ve erizipel benzeri cilt döküntüleriyle karakterize kalıtsal bir hastalıktır. FMF hastalığında bazı organ ve sistem (örn. nörolojik tutulum, pelvik tutulum, erkeklerde skrotal tutulum, karaciğer-dalak tutulumları, kardiyak tutulum, cilt tutulumu, kas ve damar tutulumları, böbrek tutulumu ve göz tutulumu) gibi tutulumlar görülebilmektedir.

FMF’in nadir bir belirtisi olarak optik nörit görülebilmektedir.

BEHÇET HASTALIĞINDA GÖZ BULGULARI

Behçet hastalığı (BH), genellikle 20-40 yaşları arasında ortaya çıkan ve mukokutanöz (muköz zarlar ve deri ile ilgili), oküler, artriküler, nörolojik, kardiyovasküler, gastrointestinal ve pulmoner tutulumlar gösteren bir hastalıktır. Behçet hastalığının aynı anda birçok organı etkilemesinin temel nedeni olarak tıkayıcı tipte vaskülit sorumlu tutulmaktadır.

Behçet hastalarının çoğunda göz bulguları görülebilmektedir. Göz bulguları erkeklerde daha sık ve seyri ve sonucu daha ciddi olabilmektedir.

Behçet hastalığında bazı göz bulguları;

  • Non-granülomatöz (granülomatöz olmayan) üveit,
  • Konjonktival hiperemi,
  • Hipopiyon,
  • Nadiren konjonktiva ülseri,
  • Nadiren keratit,
  • Nadiren episklerit,
  • Vitritis,
  • Retinal peteşiyal kanamalar,
  • Optik disk ödemi,
  • Makula ödemi,
  • Retinal ven tıkanıklığı,
  • Retinal vaskülit,
  • Optik artrofi,
  • Glokom,
  • Komplike katarakt,
  • Ön ve arka sineşi,
  • Damarlarda incelme.

SİSTEMİK LUPUS ERİTEMATOZUS HASTALIĞINDA GÖZ BULGULARI

Sistemik lupus eritematozus (SLE), birçok organ ve sistemi etkileyen kronik, enflamatuvar ve otoimmün bir bağ doku hastalığıdır. Hastalığın nedeni tam olarak bilinmemektedir. SLE, klinik bulguları, organ tutulumunun seyri ve sonucu, laboratuvar özellikleri ve tedaviye verdiği cevap ile kişisel farklılıklar göstermektedir.

Aktif lupus hastalığı (sistemik hastalığın alevlenme dönemleri), hastalığın tedavisinde kullanılan ilaçlar göz ve çevre dokularda hastalık yapabilmektedir. SLE göz tutulumunda; episklerit, sklerit, periferik keratit, üveit, retinal vaskülit gibi göz rahatsızlıkları gelişebilmektedir. Ayrıca kortikosteroidler katarakt ve glokoma, antimalaryal ilaçlar ise retinotoksik değişikliklere ve nadiren korneada birikimlere neden olabilmektedir.

SJÖGREN SENDROMU HASTALIĞINDA GÖZ BULGULARI

Sjögren sendromu tükürük ve gözyaşı bezlerini de içeren, ekzokrin bezlerde immün sistemde hasar nedeniyle fonksiyon bozukluğu sonucu gelişen enflamatuvar bir hastalıktır. Sjögren sendromu diğer bağ doku hastalıkları ile birlikte de görülebilir ve bu durum “sekonder sjögren sendromu” olarak adlandırılırken, diğer bağ doku hastalıklarıyla birlikte değilse “primer sjögren sendromu” olarak adlandırılır.

Sjögren sendromunda kornea ve konjonktiva epitelinde hasar oluşumu sonucu gelişen keratokonjonktivit, kuru göz en sık görülen göz bulgularıdır. Bu durumun belirtileri arasında gözde yanma, batma hissi, kaşınma, ışığa karşı duyarlılık, kızarıklık, sabahları muköz bir akıntı, göz yorgunluğu, görme bulanıklığını sayabiliriz. Sekonder enfeksiyonlar, çok sık olmasa da perforasyon, görme ve göz kaybına kadar varabilen göz ile ilgili komplikasyonlar gelişebilir.

FİBROMİYALJİ SENDROMUNDA GÖZ BULGULARI

Fibromiyalji sendromu (FMS) veya diğer bir deyimle “yumuşak doku romatizması”, etyolojisi (nedeni) tam olarak bilinmeyen ve vücutta yaygın ağrıya neden olan bir hastalıktır. Fibromiyalji sendromunda kronik kas-iskelet sistemi ağrıları, yorgunluk, uyku bozukluğu, kognitif fonksiyon bozukluğu, migren ve depresif ataklar gibi birçok semptomlar (belirtiler) görülebilir.

FMS başka romatizmal hastalıklarla birlikte de görülebilir. Fibromiyalji sendromlu hastalarda, diğer romatizmal hastalıklarla birlikte veya tek başına bazı göz ile ilgili belirtiler görülebilir. Çalışmalar kuru gözün, fibromiyaljili hastalarda sık görülen ve göz ağrısına neden olabilen önemli bir bulgu olabileceğini göstermektedir. Başka çalışmalarda da fibromiyaljinin gözde retinal sinir tabaka kalınlığını azalttığı, optik sinirde perfüzyon değişikliklerine yol açtığı konusunda bildirimler söz konusudur.

SİSTEMİK SKLEROZ HASTALIĞINDA GÖZ BULGULARI

Sistemik skleroz (SS), cilt ve iç organların fibrozusu ile karakterize, sebebi tam olarak bilinmeyen sistemik bir bağ doku hastalığıdır. Sistemik skleroz hastalığının en iyi bilinen özelliği cildin fibrozu (skleroderma) olsa da, enflamatuvar, fibrotik ve vasküler değişiklikler gastrointestinal sitem, böbrek, akciğer ve kalp gibi iç organlarda da görülebilmektedir. SS’de, kas, eklem, tendon ve göz tutulumları da olabilir.

Sistemik skleroz hastalığını göz tutulum bulguları arasında göz kapağı telenjiektazileri, kapakta sertlik, lagoftalmus, konjonktivada telenjiektazili damarlar, vaskülarizasyon, glokom, katarakt, optik sinir ve retina tutulumlarını sayabiliriz. En sık görülen bulgu ise göz kuruluğudur. Göz kuruluğunun şiddetine göre değişmekle birlikte göz yaşında mukus iplikcikler, yüzeyel punktat keratopati veya filamenter keratit gelişebilir.

ERİŞKİN SİTİL HASTALIĞINDA GÖZ BULGULARI

Erişkin sitil hastalığı (ESH), jüvenil romatoid artritin akut sistemik başlangıçlı formu ile benzer klinik ve laboratuvar özelliklerini gösteren ve sıklıkla 3. – 4. dekatlar olmak üzere, 16 yaş üzeri bireylerde görülen hastalık tablosunu tanımlar. Klasik sitil hastalığı triadını yüksek ateş, cilt döküntüsü, lenfadenopati ve artralji oluşturur. Hastalarda kas tutulumu (miyalji, polimiyozit, rabdomiyaliz gibi), boğaz ağrısı, kardiyopulmoner bulgular ve karın ağrısı, böbrek tutulması, nörolojik tutulumlar, kilo kaybı, hastaların küçük bir kısmında saç ve vücut kıllarında dökülmeler gibi belirtiler ve bulgular görülebilmektedir.

Erişkin sitil hastalığında göz tutulumu seyrek görülür. Göz tutulumu da genellikle üveit tipindedir.

Benzer Sağlık Yazılarımız

  1. Göz kanlanması neden olur
  2. Gözde batma hissi neden olur
  3. Eklem ağrıları neden olur
  4. Romatolojik hastalıklarda kalp tutulumu belirtileri
  5. Romatizma nedir

Yorum Yap

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Popüler Konular

Üste Git