Kilo nedir?
Kilo bir kişinin vücut ağırlığıdır. Çocuklarda kilo, büyümenin bir göstergesi olarak rutin şekilde kullanılır. Sağlıklı erişkinlerde kilo, eğer diyetle enerji alımı enerji harcamasına denkse kilo aşağı yukarı istikrarını korur. Eğer net enerji dengesi bozulursa, kilo kaybetme veya kilo alma meydana gelir.
Vücut kitle indeksi nedir ve nasıl hesaplanır?
Vücut ağırlığını değerlendirmenin standart yöntemi, kilo-gram cinsinden vücut ağırlığının metre cinsinden boyun karesine bölünmesiyle hesaplanan vücut kütle indeksini (VKI) kullanılmaktır.
- Vücut kitle indeksi (VKI’si) 18.5 kg/m²’den düşük olan kişiler düşük kilolu olarak sınıflandırılır,
- Vücut kitle indeksi 18.5-24.9 arasındakiler sağlıklı kilolu olarak sınıflandırılır,
- Vücut kitle indeksi 25-29.9 arasındakiler fazla kilolu olarak sınıflandırılır,
- Vücut kitle indeksi 30-39.9 arasındakiler şişman (obez) olarak sınıflandırılır,
- Vücut kitle indeksi 40’dan yüksek olanlar ise aşırı şişman olarak sınıflandırılır.
Bu rakamlar, 60 yaşından küçük sağlıklı erişkinlerin çoğu için geçerli olan genel rakamlardır. Çocuklar, 60 yaş üzeri kişiler, kronik sağlık problemleri olan kişiler, gebe veya emziren kadınlar ya da yüksek kas oranına sahip kişiler (örn. sporcular gibi) için bu rakamlar geçerli değildir.
Fazla kilo ve obezite arasında fark var mıdır?
Kilo aşamaları vücut kitle indeksi (üstte belirtilmiştir) ile tanımlanır. Vücut kitle indeksi 25 ile 29.9 arasında olan kişiler klinik olarak ”fazla kilolu” olarak tanımlanırken, 30 ile 39.9 olan kişiler ”obez” olarak tanımlanır.
Obezite nedir?
Büyük miktarda aşırı yağın vücutta biriktiği, giderek yaygınlaşan bir hastalıktır. Vücut kitle indeksi (VKİ) 30 ile 39.9 arasında olan erişkinler obez olarak, vücut kitle indeksi 40’ın üzerinde olan erişkinler aşırı obez olarak sınıflandırılır.
Normal vücut yağ oranı ve bel çevresi kalınlığı nasıl olmalı?
Bel çevresinde aşırı yağ ve/veya çok fazla yağ bulunan kişiler, VKI’leri sağlıklı sınırlar içinde olsa bile, sağlık problemleri riski açısından artış söz konusudur.
Erkeklerde normal vücut yağ oranı ve bel çevresi kalınlığı nedir? Kronik sağlık problemleri bulunmayan 20-60 yaş arası ortalama erkekler için, vücut yağı toplam vücut ağırlığının yaklaşık %8’i ile %22’sini oluşturmalı ve bel çevresi 94 cm’den büyük olmamalıdır.
Kadınlarda normal vücut yağ oranı ve bel çevresi kalınlığı nedir? Kronik sağlık problemleri bulunmayan ve gebe olmayan ya da bebek emzirmeyen 20-60 yaş arası ortalama kadınlar için, vücut yağı vücut ağırlığının yaklaşık %22’si ile %35’ini oluşturmalı ve bel çevresi 81 cm’den büyük olmamalıdır.
Çocuklarda yaşa göre normal kilo nasıl değerlendirilir? Çocuklarda kilo, yaşa göre standartlaştırılmış öngörülen değerlerle karşılaştırılabilir; bu değerler çocuğun cinsiyetine ve ırkına göre farklılık gösterir. Bu tür kilo çizelgeleri, çocuğun gelişiminin ne ölçüde iyi olduğunu değerlendirmekte kullanılabilir. Çocuklar için özel vücut kitle indeksi (VKI) çizelgeleri de bulunmaktadır, ama bunların bir uzman tarafından yorumlanması gerekir, çünkü çocuğun vücut kitle indeksi örneğin büyüme sıçramasından dolayı hızla değişebilir.
Aşırı kilo alımına neden olan faktörler
Kişinin uzun süre yaktığından daha fazla kalori (enerji) alması fazla kiloya veya obeziteye neden olur. Bu fazla kaloriler yağ olarak depolanır. Kilo fazlalığı olan kişilerde enerji dengesizliğiyle sonuçlanan birden fazla faktör bulunmasıyla birlikte, asıl faktörler olarak fazla yemek yeme, fiziksel hareket azlığı, kalıtım (genetik yatkınlık), psikolojik bozukluklar, metabolik ve hormonal bozukluklar suçlanmaktadır.
Kalıtım: Yapılan çalışmalarda, normal ağırlıkta olan anne ve babanın çocukları arasındaki şişmanlık oranı %8-9 iken, anne babadan bir şişman olan çocuklardaki şişmanlık oranı %40 bulunmuştur.
Metabolik ve hormonal bozukluklar: Bozulmuş glikoz tolerensı, diyabet, hipotiroidizm, polikistik over sendromu gibi bozukluklar kilo alımına neden olabilmektedir.
Fazla yemek yeme: Yenilen besinlerin enerjisi konusunda yeteri kadar bilgi sahibi olmama, damak zevki, aşırı karbonhidratlı beslenme gibi yanlış beslenme tarzı aşırı kilo alımına neden olabilmektedir.
Fiziksel aktivite azlığı: Vücut ağırlığı arttıkça hareketlerin kısıtlanması, iş gereğince sürekli oturulması, yürüyüş alışkanlığının olmaması, çocukluk döneminde çocuklarımıza spor alışkanlığını edindirmeme gibi sebeplerle hareketsiz yaşam fazla kilo alımına yol açmaktadır.
Psikolojik bozukluklar: Depresyon, fazla kilolu olunmasından dolayı alay edilme, aile ve arkadaşları tarafından sürekli eleştirilme gibi psikolojik faktörler kilo almaya neden olmaktadır.
Kilolu ya da zayıf olmanın sağlığa etkisi nedir?
Tüm yaşlarda, standart rakamlardan (ister VKİ, isterse vücut yağı yüzdeleri kullanılsın) sapma olması tıbbi sonuçlar doğurabilir. Eğer bir kişi düşük kiloluysa, zayıf bir diyet ya da hastalık nedeniyle beslenmesi yetersiz olabilir; eğer bir kişi anlamlı olarak fazla kiloluysa, hipertansiyon (yüksek kan basıncı), koroner arter hastalığı, inme ve diyabetis mellitus gibi çeşitli sağlık problemleriyle karşılaşma riski artar.
Fazla kilonun neden olabileceği hastalıklar
Vücut kitle indeksi 25 ve üzerine çıktığında obezitenin derecesine göre bazı kronik hastalıklar ortaya çıkabilir.
- Hipertansiyon (HT)
- Tip 2 diyabetis mellitus (DM)
- Metabolik sendrom
- Dislipidemi
- Koroner arter hastalığı
- Vasküler hastalıklar
- Konjestif kalp yetmezliği
- Pulmoner emboli
- Polikstik over sendromu
- Uyku apne sendromu
- Hipoventilasyon sendromu
- İmmün sistem disfonksiyonu
- Erkeklerde kolon, rektum, prostat kanserleri
- Kadınlarda meme, yumurtalık, rahim, safra yolları kanserleri
- İnme riski
- Alt ekstremite dejenaratif eklem hastalığı (osteoartrit gibi)
- Gastroözofageal reflü hastalığı
- Safra hastalığı
- Karaciğer hastalığı
- Üriner sistem taş hastalığı
- Tromboemboli
- Gut hastalığı
- Bazı cilt sorunları (stria akantozis nigrikans gibi)
- Psiko-sossyal bozukluklar (anksiyete, depresyon, kendini beğenmeme gibi)
- Cerrahi komplikasyonlar (enfeksiyon, yara iyileşmesi gecikmesi gibi).
Fazla kilolu olmanın veya obezitenin tedavisi nasıl yapılır?
Aşırı kilo sorununda veya obezite durumunda birinci basamak tedavi; sağlıklı beslenme alışkanlıkları ve zayıflatıcı beslenme (kilo verme) konusunda bireyin bilgilendirilmesi ve düzenli egzersiz yapılmasını içerir. Fad diyetleri (moda diyetler) kısa bir sürede oldukça fazla kilo verilmesini sağlayabilir, ancak yaklaşık tüm olgularda normal beslenme alışkanlıklarına geri dönüldüğünde verilen kilo kısa sürede geri alınır.
Uygun hastalarda tedavinin bir parçası olarak yağ emilimini azaltan ilaçlar ya da iştahı baskılayan ilaçlar kullanılabilir.
Obezite tedavisinde uygulanan cerrahi yöntemler:
Rutin yöntemlerle kilo veremeyen aşırı obez bireyler için bazen radikal prosedürler düşünülebilir.
- Besin alımını sınırlandırmak için maksilomandibuler fiksasyon (aşırı yeme ve obezitenin tedavisi ve kontrol altına alınması uygulanan cerrahi yöntem) uygulanabilir.
- Mide kapasitesini azaltmak için midenin bir kısmının dikildiği bir operasyon yapılabilir.
- Bazı durumlarda, sindirim kanalının boyunu kısaltmak ve daha az besin emilimini sağlamak için intestinal baypass ameliyatları yapılabilir.
Bütün bu cerrahi tedavilerin istenmeyen etki ve riskleri nedeniyle bu tip prosedürler sadece, obezitenin kişinin sağlığını ciddi anlamda tehlikeye soktuğu durumlarda uygulanır. Diğer daha basit ve az riski olan tedavi yöntemleri (beslenme alışkanlıklarının değiştirilmesi, fiziksel aktivitenin arttırılması, gerekiyorsa ilaç tedavileri gibi) her zaman ön planda olmalıdır.
Not: Kilo vermek için mutlaka diyetisyen desteği alınmalı zayıflama planı yapılırken gereken testler yapılmalıdır.
Sağlıklı kilo vermek – zayıflamak için ilk adımlar
- Rutin kan testleri ve tiroid fonksiyon testleri yapılmalıdır.
- Bireyin bazal metabolizma hızı hesaplanmalıdır.
- Kişiye, harcadığı enerjiden daha az enerji içeren dengeli beslenme programı hazırlanmalı ve besinler protein, karbonhidrat, yağ, vitamin ve mineraller bakımından yeterli olmalıdır. Doyurucu ve bireyin beslenme alışkanlığına uygun besinler seçilmelidir.
- Fiziksel aktivite arttırılmalıdır.
Kilo vermek – zayıflamak için besin seçimi nasıl olmalı?
- Tereyağı, margarin, krema ve yemeklik yağlar dahil tüm gözle görülür yağların yanı sıra, hamur işlerinde, bisküvilerde ve keklerde bulunan gözle görülmeyen yağlar da belirgin biçimde azaltılmalıdır Az yağ içeren süt, peynirler, yoğurtlar seçilmeli, etli yemeklere yağ ilave edilmemelidir.
- Yağsız etler tercih edilmeli ve salam, sosis gibi işlenmiş etlerden uzak durulmalıdır. Etler kızartmak yerine, yağ eklemeden ızgarada ya da fırında pişirilmelidir.
- Şeker, tatlılar, pilav (özellikle beyaz pirinçten yapılan pilav), makarna börek-çörek gibi karbonhidrat içeren besinler mümkün olduğunca azaltılmalıdır.
- Protein sağlayan ama çok az yağ içeren haşlanmış baklagilleri (örn. mercimek, fasulye, nohut, börülce gibi) ve bulgur pilavı gibi yemeklere daha fazla yer verilmelidir.
- Yemekten önce su ve yağsız salata tüketilmelidir.
- Çay, kahve şekersiz tüketilmeli ve azaltılmalıdır.
- İçecek olarak su, sade soda, şekersiz bitki çayı, ayran tercih edilmelidir.
- Kepekli ekmek, tüm taneli tahıl ürünleri, taze meyve ve sebze tüketimine özen gösterilmelidir.
- Kalori içeriği yüksek olan alkollü içki alımınızı azaltılmalıdır.
Benzer sağlık yazıları
- Çocuklarda aşırı yeme alışkanlığı neden olur
- Çocuklarda obezite nedenleri ve tedavisi
- Kilo veremeye yardımcı besinler
- Televizyon seyretmek kilo aldırır mı
- Kilolu olmak cinsel yaşamı etkiler mi