Kalp çarpıntısı teşhisi
Kalp çarpıntısının tanısını koymak için uygulanacak ilk adım, çarpıntının nedeninin psikolojik mi ya da organik bir hastalığa bağlı mı, bunun ayrımını yapmak oldukça önemlidir. Bu durum, doğru bir doktor üzerine gidildiğinde hastanın muayene sırasında, anlatacağı şikayetler ile çarpıntının nedeninin psikolojik olup, olmadığını anlaması çok zor olmayacaktır.
Hastalığa bağlı kalp çarpıntısı ile psikolojik kalp çarpıntısını ayırt edebilmek amacı ile kullanılan farklı yöntemler vardır. Sinirsel çarpıntılarda hastada beraberinde derin nefes alma isteği, fenalık hissi, endişe duyma ve kötü haber bekleme gibi semptomlar görülür ve hastalarda geçmeyen, uzun devam eden çarpıntı olarak kendini gösterir.
Kalp rahatsızlıklarına bağlı kalp çarpıntılarında ise hasta çarpıntının tam olarak ne zaman olduğunu ifade edebilir. Çarpıntının nedeninin kalp rahatsızlığına bağlı olduğunu anladıktan sonra, hasta fiziksel muayeneden geçer. Muayene ile kalp çarpıntısının nedeni genelde anlaşılabilir. Bazı durumlarda ise hastanın anlattıkları ve muayene bulguları, gereken tanıyı koymaya yardımcı olmayabilir. Bunların dışında, hastaya holter cihazı takılarak hastanın elektrosu kaydedilir ve incelenir. Bunların dışında ekokardiyografi (kalp ultrasonu), koroner anjiyografi, efor testi ve diğer tetkikler de yapılır. Kalp çarpıntısının nedeni kansızlık olabilme ihtimali için kan tahlilleri de istenir.
Kalp çarpıntısı tipleri
Kalp çarpıntısı tedavisi
Kalp çarpıntısının tedavisi, çarpıntının nedenine bağlı olarak yapılır. Kalp dışı bir neden var ise onun tedavisi yapılır. Örneğin guatr, yüksek tansiyon, psikolojik durumlar ve kansızlık gibi rahatsızlıkların tedavisi yapılmadan kalpteki çarpıntı da geçmez. Sinirsel durumlara bağlı olan çarpıntılar, hastanın duygusal durumu düzeldiğinde kendiliğinden geçer. Bu hastaların bazılarında yatıştırıcı ilaç antideprasan tedavisi ya da psikoterapi alması gerekebilir.
Çarpıntının sebebi kalp rahatsızlığı ise öncelikle çarpıntı türünün belirlenmesi gerekir. Kalp çarpıntısının türünün önemli olup olmadığına ve herhangi bir tedavi gerektirip gerektirmediğine karar verilir. Hastaya holter aleti takılarak hangi tür bir çarpıntı olduğu tespit edildikten sonra veya bir elektrokardiyografide kalpteki ritim bozukluğunun hangi tür çarpıntı olduğu belirlendikten sonra aritmiyi düzenleyici, kalp atışları hızlı ise yavaşlatıcı, yavaş ise hızlandırıcı ilaç tedavisi uygulanır.
Bazı hastalara ise çarpıntıyı geçirmek için damar yolu ile antiaritmik ilaç tedavisi ve elektroşok tedavisi uygulanabilir. İlaç ve elektroşok cihazı ile düzeltilemeyen sorunlarda, hastanın kasığından bir kateter ile girip, hastanın kalbine kadar ilerlenerek çarpıntıya neden olan kalp hücrelerini bulup, daha sonra onları ablasyon adı verilen ve elektrik ile yakılarak veya dondurularak çarpıntıyı sonlandırmak mümkün olabilir.
Kalp çarpıntısı kalp krizine neden olur mu?
Kalp krizi, kalbi besleyen damarların bir ya da bir kaçının tıkanmasıdır. Bu nedenle sadece çarpıntı olması kalp krizine neden olmaz. Fakat unutulmaması gereken durum, çarpıntı kalp krizi vakalarında görülen bulgulardan birisidir. Kalp krizi geçiren hastalar göğüslerindeki baskı hissi ile birlikte çarpıntı da duyarlar.
Kalp krizindeki çarpıntı, kriz sırasında kalbin düzensiz çalışmasına bağlı olarak hissedilir. Bazı hastalarda ise ventriküler taşikardi adı verilen ve sonu ölümcül olabilen tehlikeli hızlı bir kalp atışı olabilir. Bu tip taşikardilerde hastanın rengi solar, baş ve boyun bölgesinde soğuk bir terleme olur ve bazende küçük oranda şuur kaybı meydana gelebilir. Hastalar hem kalp atışlarındaki düzensizliği hemde bu tür aritmileri çarpıntı olarak dile getirirler.
Kalp çarpıntısı olduğunda ne yapmalı?
Kalp çarpıntısı olan kişilerin, öncelikle sigarayı bırakması gerekir. Bazı hastalarda tek bir sigara bile çarpıntıya neden olur. Alkolde aynı şekilde çarpıntı sebebi olur iken, çarpıntı alkolü aldıktan hemen sonra veya ertesi sabahta hissedilebilir ve alkolü azaltarak bu durumu fark etmek mümkün olabilir. Bunun dışında çay, kahve ve kola gibi kafein içeren içeceklerde çarpıntıya davetiye çıkarır.
Örneğin günde dört bardak nescafe içilir ise çarpıntı oluşması normal bir durumdur. Kalp çarpıntısı olanların, az tuzlu yiyerek tansiyonuna dikkat etmeleri, yağlı yiyeceklerden uzak durmaları, fazla kilo almaktan kaçınmaları veya kilo problemleri var ise vermeleri gereklidir ve duygusal yüklenmelerden, tartışmalardan ve sinir bozucu olaylardan uzak durmaları da oldukça önemlidir.
Kalp çarpıntısı sırasında yapılabilecek bazı uygulamaları dikkat etmek önemlidir. Çarpıntı başladığında panik yapılmaması ve öncelikle tansiyonu ölçmek ya da ölçtürmek, eğer yüksek çıkar ise düşürmeye yönelik adımlar atılması gereklidir. Çarpıntı ile birlikte, göğüste baskı hissi duyulur ve daha öncesinde kalp damar hastalığı tanısı konuldu ise doktorun verdiği aspirin veya dil altı haplarından yararlanmak gerekir.
Çarpıntı hissedildiğinde sakin bir şekilde yatağa uzanarak, çarpıntının sinirsel olmadığından emin olunduğunda ve on dakikalık beklemeye rağmen geçmeyen çarpıntılarda bir kardiyoloğa görünmek gerekir. Sinirsel kaynaklı çarpıntılarda panik yapmadan sakin bir şekilde bardak alıp, içine yarım limon suyunu sıkarak yavaş, yavaş bu suyu içmek ve doktorun verdiği sakinleştiriciler var ise bunları içmek faydalı olacaktır.
Kalp çarpıntısı ile ilgili benzer sağlık yazıları
- Kalp çarpıntısı neden olur
- Hamilelikte kalp çarpıntısı
- Çocuklarda kalp çarpıntısı
- Göğüs ağrısı neden olur
- Hipoplastik sol kalp sendromu
33 Yorum