Gebelik kontrollerine genellikle 12. haftada başlanır ve 28. haftaya kadar ayda bir kez kontrollere gitmek gerekir. 28. haftadan sonra kontroller sıklaşır; 36. haftaya dek ayda iki, gebeliğin son ayında da haftada bir kez kontrole gidilmesi uygun olur. Her kontrolde ebe ya da doktor gebeliğin sağlıklı ilerleyip ilerlemediğini anlamak için bazı testler ister. Kliniğin durumuna göre sıra beklemeniz gerekebilir, yanınızda okuyacak bir şeyler ya da elişi bulundurmak zamanı sıkılmadan geçirmenize yardımcı olur.
HAMİLELİK KONTROLLERİNDE DOKTORUNUZUN BİLMESİ GEREKENLER
Hamileliğin başlangıcında ilk kontrole gidişinizde doktor ya da ebe size bazı sorular sorar. Bu soruları sormalarının amacı siz ya da eşiniz ile ilgili, gebeliği etkileyebilecek önemli konuları ortaya çıkarmaktır.
Her kliniğin uygulaması farklı olmakla birlikte, genellikle aşağıda sıralanan sorular ya da benzerleri sorulur.
Hamileliğin ilk kontrolünde anneye sorulan sorular;
- Yaşınız, mesleğiniz, kaç yıllık evli olduğunuz,
- Doğum yeriniz (bazı kalıtsal hastalıklara belli bölgelerde daha sık rastlanır (örn. Akdeniz anemisi gibi),
- Sağlık durumunuz, ciddi bir hastalığınızın olup olmadığı,
- Sağlık sorunu nedeniyle geçirmiş olduğunuz ameliyatlar, şu anda herhangi bir hastalık nedeniyle tedavi görüp görmediğiniz,
- Herhangi bir ilaca karşı alerji sorununuzun olup olmadığı,
- Kendi ailenizde önemli bir hastalığın olup olmadığı,
- Kendi ailenizde ikiz bebek öyküsünün olup olmadığı,
- Babanın ailesinde kalıtsal bir hastalık söz konusu mu,
- Gebe kalmadan önce kullandığınız doğum kontrol yöntemleri, bunları kullanmayı ne zaman bıraktığınız,
- Adetlerinizin kaç yaşında başladığı,
- Düzenli adet görüyormusunuz,
- Son adetinizin ilk günü ne zamandı,
- Kaç günde bir adet görüyorsunuz,
- Bundan önceki gebelikleriniz nasıl sonuçlandı,
- Düşük ya da kürtajı öykünüz oldu mu.
HAMİLELİK KONTROLLERİNDE YAPILAN KAN TESTLERİ
Hamilelik döneminde koldan kan alınarak şu incelemeler yapılır:
- Kan grubunuz saptanır.
- Kansız (anemik) olup olmadığınız belirlenir. Bu amaçla 32. haftada bir kez daha kan sayımı yapılır.
- Kızamıkçık hastalığına karşı bağışık olup olmadığınıza bakılır.
- Frengi gibi, bebeği ilk aylarda etkileyebilecek bir hastalık varlığı olup olmadığı araştırılabilir.
Doktorunuz gerekli görürse orak hücre anemisi ya da Akdeniz anemisi gibi bazı hastalıkların tanısı için incelemeler de isteyebilir. Bu tür hastalıklar kalıtsal olduğundan bebek için tehlike oluşturabilir.
HAMİLELİK KONTROLLERİNDE YAPILAN İDRAR TESTLERİ
İdrar tahlillerinde şunlar incelenir:
- İdrarda üst üste tekrarlanan incelemelerde şeker bulunması şeker hastalığının göstergesi olabilir, ancak normal gebelikte de idrarda şeker saptanabilir.
- İdrarda protein bulunması böbreklerin çalışmasında bir bozukluk olabileceğini gösterir. Gebeliğin ileri dönemlerinde idrarda protein bulunması preeklampsinin belirtisi olabilir.
İlk gebelik kontrolünde yapılan orta idrar tahlilinde, idrarın ilk kısmı tuvalete yapılır, orta kısım steril bir kaba doldurulur. Böylece idrarınız dışarıdan mikrobik kirlenme olmaksızın mikrobiyolojik olarak incelenebilir.
HAMİLELİK KONTROLLERİNDE ANNENİN BOYU NEDEN ÖLÇÜLÜR?
İlk hamilelik kontrolünde boyunuzun ölçüsü leğen kemiğinizin yapısı hakkında da bir fikir verir. Annenin boyu çok kısa ise leğen kemiği %’side küçük ve dar olabileceğinden doğumda güçlük yaşanabilir. Annenin boyu 152 cm’den uzun ise bebek çok iri olmadıkça bu sorun ile karşılaşma riski azdır.
HAMİLELİK KONTROLLERİNDE ANNENİN KİLO KONTROLÜ
Hamilelik sürecinde kilo artışının düzenli olup olmadığını araştırmak için annenin kilosu ölçülür. Bulantı ve kusmalar nedeniyle ilk üç ayda kilo vermeniz doğaldır. Gebeliğin son aylarındaki aşırı ve ani kilo artışı ise preeklampsiye bağlı olabilir.
HAMİLELİK KONTROLLERİNDE GENEL MUAYENE
Hamileliğin daha başındayken annenin tüm vücudunun genel bir muayeneden geçirilmesinde yarar vardır. Genel muayene genelde aşağıdaki yöntemleri içerir:
- Kalp ve akciğerler dinlenir.
- Memelerde kitle araştırılır, meme uçlarının düz ya da içe çökük oluşu incelenir.
- Doktor ya da ebe ayaklarınızı, ayak bileklerinizi ve ellerinizi muayene ederek şişme (ödem) olup olmadığını araştırır. Gebeliğin son aylarında ayaklarda, özellikle akşama doğru belirginleşen hafif bir şişme görülebilir. Ancak aşırı şişlikler preeklampsi bulgusu olabilir.
- Bacaklarınız varis olup olmadığı açısından da kontrol edilir.
Gebeliğiniz ile ilgili kafanıza takılan ya da sizi kaygılandıran her konuyu doktorunuz ya da hemşirenize sorabilirsiniz. Gebelik kontrollerinin bir amacı da sizi aydınlatmak, gebelik hakkında bilgilendirmektir. Kontrole gitmeden önce aklınızdaki soruları bir kağıda yazmanız yararlı olabilir, çünkü hastanenin yoğun ortamında bunları sormayı unutabilirsiniz. Her doktor size anlayabileceğiniz dilden net bir açıklama yapamayabilir. Bu durumda hemşireniz ile konuşmanız daha yararlı olur.
HAMİLELİKTE TANSİYON YÜKSELMESİ ve TANSİYON KONTROLLERİ
Hamilelik döneminde normal olarak tansiyon daha düşük seyreder. Gebelik kontrollerinizde kan basıncınıza da bakılarak ani yükselmeler denetim altında tutulur. Normalde tansiyon değeri 120/70’tir, 140/90’ı aşması sorun yaratabilir. Yüksek tansiyon pek çok nedene bağlı olarak görülebilir. Bunlar içinde gebelikte önemli bir hastalık olan preeklampsi (gebelik zehirlenmesi) de vardır. Fakat yorgun ve stresliyken ölçülen tansiyon da yüksek çıkabileceği için tansiyonunuz ilk ölçümde yüksek çıkarsa hemen kaygıya kapılmamalısınız. Yüksek çıkan tansiyon sonrası biraz dinlenip ve sonra yeniden tansiyon ölçülür ve kontrol edilir. Tansiyonunuzu, doktor ya da ebe söylemezse siz sorun. Ölçülen her kan basıncı değeri izleme kartınıza işlenir.
GEBELİKTE ALTTAN MUAYENE (VAJİNAL MUAYENE) BEBEĞE ZARAR VERİR Mİ?
Hamileliğin başlangıç dönemlerinde veya devamında doktor, gebeliğin hangi aşamada olduğunu kesinleştirmek, üreme organlarındaki herhangi bir bozukluğu araştırmak ve rahim ağzının kapalı olup olmadığını anlamak için vajinal muayene yapabilir. Ayrıca akıntı tahlili diyebileceğimiz “smear” incelemesi de bu arada yapılabilir. Bu araştırmanın amacı herhangi bir anormal hücre varlığının saptanmasıdır.
Vajinal muayene bebeğe ya da size zarar vermez, tam gevşerseniz canınızı da yakmaz. Vajinal muayene sırasında sırtüstü yatarak bacaklarınızı iki yana açmanız gerekir. Doktor, iki parmağı vajinadayken diğer eli ile de karnınıza hafifçe bastırır. Doktorunuz bu muayeneden edindiği izlenimi size bildirecektir, ancak doktorunuz bu konuda size bilgi vermeyi atlarsa, bu konuda doktorunuza sorularınızı siz de sorabilirsiniz.
BEBEĞİN KALP SESLERİ NE ZAMAN DUYULUR?
Gebeliğin erken dönemlerinde bebeğin kalp sesleri “sonicaid” denen özel bir alet ile dinlenebilir. Anne karnındaki bebeğin kalp atışları bazen farklı haftalarda duyulabileceği gibi, 6. haftalarda da duyulabilir. Bebeğin kalp atışları en net 10-12. haftalarda duyulur. 28. haftadan sonra doktorunuz, bebekten trompete benzeyen bir dinleme sesi duyduğunu ifade edebilirler.
GEBELİKTE KARIN MUAYENESİ NE İÇİN YAPILIR?
Hamilelik kontrolleri karın muayenesinde rahim yüksekliğini belirlemek için karın bölgesine hafifçe bastırılır. Bu muayene bebeğin gelişimi ile ilgili bir fikir verir. Gebeliğin ileri dönemlerinde bebeğin başı ile gelip gelmediği, son dönemlerde ise bebeğin başının doğum yoluna girip girmediği dıştan yapılan karın muayenesi ile de anlaşılabilir.
HAMİLELİKTE ULTRASON NE ZAMAN YAPILMALI?
Doğum öncesi kontrolün bir parçası olarak büyük bir olasılıkla AFP kan testi ve ultrasonografi yapılır. Bazı özel durumlarda, örneğin bebeğin anormal olma riski varsa, ek testlerin yapılması da gerekebilir. Çünkü herhangi bir anormallik gebeliğin erken dönemlerinde saptanırsa isterseniz gebelik sonlandırılır.
Hamilelik sürecinde yapılan ultrasonografi incelemesi anne ve baba için heyecan verici bir incelemedir, çünkü bebeği ilk kez görme şansını elde edersiniz. Yaklaşık 16. haftada doktorunuz ultrasonografi yapılmasını ister. Ultrasonografik inceleme gebeliğin ilerleyen dönemlerinde de yapılır. Doktora eşinizi de yanınıza alıp alamayacağınızı sorun, bebeğinizi eşiniz ile birlikte gördüğünüzde oldukça hoş bir coşkuya kapılırsınız.
Ultrasonografi yapılırken saç jölesine benzer bir madde karnınıza sürülür. Doktor, ses dalgaları gönderen bir aygıtı karnınızda dolaştırarak ekranda görüntü elde eder.
Ultrasonografi gebeliğin erken dönemlerinde yapılacak ise mesanenin dolması gerekir. Bu nedenle bol su içmelisiniz. Böylece rahim ekranda daha iyi görülür. Ultrasonografi işlemi 5-10 dakika sürer ve ultrasonografik görüntüleme bebeğinize ya da size hiçbir zarar vermez.
Ultrasonografi, bebeğin cinsiyetini her zaman kesin olarak belirlemez.
Gebeikte ultrasonografi başlıca şu amaçlar ile kullanılır:
- Hamilelikte ultrasonografi; bebeğin gelişiminin normal olup olmadığının kontrol edilmesi,
- Gebelik haftasının ve beklenen doğum tarihinin saptanması,
- Bebek ve plasentanın rahim içindeki konumunun saptanması ve bebeğin ters gelişi, plasentanın rahim ağzını kapatması gibi sorunların önceden tespit edilmesi,
- Bebeğin beyninde ve omuriliğinde olabilecek anomalilerin görülmesi,
- Birden fazla bebek (ikiz, üçüz…) olup olmadığının anlaşılması.
HAMİLELİKTE ALFA-FETOPROTEİN (AFP) TESTİ NE ZAMAN YAPILIR, NE İŞE YARAR?
Alfa-fetoprotein (AFP) testi 15-18 haftalar arasında yapılır. Bu testte bebekten annenin kan dolaşımına geçen bir maddenin (AFP) düzeyi ölçülür.
AFP düzeyinin yüksek çıkması ikiz gebeliği ya da bebeğin iri olacağını gösterir. Bu testin yüksek çıkması bazen de bebekte bir anomalinin habercisi olabilir. Yüksek AFP’ye yol açan anomalilerden en sık görüleni spina bifida (omurganın bir kısmının açık oluşu) durumudur.
AFP düzeyi yüksek bulunduğunda önce ultrasonografi yapılır, sonra test tekrarlanır. Anomali riski ultrasonografi ile de doğrulanırsa doktorunuz amniyosentez denen rahimden su alma işlemini önerir. Gelişmiş ultrasonografi aygıtlarına sahip bazı hastanelerde AFP testine gerek görülmeyebilir.
HAMİLELİKTE AMNİYOSENTEZ NE ZAMAN ve NEDEN YAPILIR?
Hamilelik sürecinde amniyosentez testi 14-18. haftalarda, bazen daha sonra da yapılır. Amniyosentez, mongol bebek ya da spina bifida gibi bazı anomalileri saptamada kullanılan bir yöntemdir. Her gebeye amniyosentez yapılmaz, 100 kadından birinde düşüğe yol açma riski vardır.
Şu durumlarda amniyosentez önerilebilir:
- Mongol bebek riskinin yüksek olduğu 37 yaş ve üzeri hamileliklerde,
- Annenin veya babanın ailesinde spina bifida gibi kalıtsal bir hastalık görülmüşse,
- AFP ölçümü yüksek çıkan hamilelerde,
- Down hastalığı tarama testi sonucu risk gösterdiğinde.
Hamilelikte amniyosentez testi için önce bebeğin ve plasentanın yerini belirleme amacıyla ultrasonografi yapılır ve daha sonra karnınızdan ince bir iğne ile girilerek bebeği çevreleyen sıvıdan bir miktar alınır. Bu sıvıdaki hücreler incelenerek, anormallik aranır.
HAMİLELİKTE KORYONİK VİLLUS (CVS) BİYOPSİSİ KAÇINCI HAFTADA ve NE İÇİN YAPILIR?
Koryonik villus (CVS) biyopsisi hamileliğin 6-8. haftalarında yapılır. Bazı kalıtsal hastalıklar bu işlem sayesinde gebeliğin çok erken dönemlerinde, ileride plasentayı oluşturacak dokudan parça alınarak tanınabilir. Bu işlem, genellikle rahim ağzından ince bir kateter ile girilerek yapılır. CVS denen bu tekniğin avantajı, bebekte anomali saptandığında, gebeliğin erkenden sonlandırılmasına olanak vermesidir. Bu işlemden sonra düşük riski, amniyosentez testine göre biraz daha fazladır. Bu nedenle çok gerekmedikçe bu tetkikler yapılmaz.
Hamilelik ile ilgili benzer sağlık yazıları
- Hamileliğin bir ve ikinci ayı bebek gelişimi
- Hamileliğin üçüncü ayında bebek gelişimi
- Hamileliğin dördüncü ayında bebek gelişimi
- Hamileliğin beşinci ayında bebek gelişimi
- Hamileliğin altıncı ayında bebek gelişimi
- Hamileliğin yedinci ayında bebek gelişimi
- Hamileliğin sekizinci ayında bebek gelişimi
- Hamileliğin dokuzuncu ayında bebek gelişimi