Gıda (besin) alerjisi nedenleri ve tedavisi
Beslenme insanın büyüme, gelişme, sağlıklı ve üretken olarak uzun süre yaşayabilmesi için gereken, besin öğelerini vücuduna alıp kullanabilmesi olarak tanımlanır.
Kişiler birbirlerinden yaş, cinsiyet, aktivite, genetik özellikler, ailesel geçmiş ve sağlık durumları gibi çeşitli yönlerden farklılıklara sahiptirler. Bu nedenle genel ilkeler yanında planlanacak olan beslenme türü kişiye özel olmalıdır. Besin alerjileri, bebeklik, çocukluk döneminden ve anne karnında iken bile başlayabildiği gibi, erişkin dönemde de devam edebilir.
Besin alerjileri insan hayatını etkileyen bir durumdur. Besinlerin neden olduğu her türlü olumsuz etkiyi besin alerjisi olarak tanımlamak, toplumda yaygın, lakin her zaman doğru olmayan bir yaklaşımdır.
Besin alerjileri, vücutta herhangi bir besine karşı, besinlerin bizzat kendilerinin veya besinler ile birlikte alınabilecek başka etkenlerin, immünolojik ya da immünolojik olmayan mekanizmalar ile oluşturabileceği her türlü anormal tabloyu besin reaksiyonları başlığı altında toplamak doğru bir tanımlamadır. Bu reaksiyon kişiye göre değişiklik gösterebildiği gibi, çok ciddi sağlık problemlerine yol açabilir veya anafilaktik şok denilen hastayı öldürecek derecede bir çok reaksiyona neden olabilir.
Alerjiye neden olan besinler
Besin alerjileri incelendiğinde bir çok besine karşı alerji söz konusu olabilir. Özellikle çocukluk döneminde inek sütüne karşı alerji olabileceği gibi, ileri ki yaşlarda da inek sütü alerjisi ortaya çıkabilir.
Bunun dışında alerji nedeni besinler, yumurta, glüten, mayalı gıdalar, soya fasulyesi, balık, buğday, bazı kuş yumurtaları, çeşitli diğer ağaç fıstıkları, nadiren diğer baklagiller, arpa, çavdar, mısır, pirinç, yulaf, domates, kabak, kiraz, vişne, kayısı, karpuz, kavun, elma, armut, gıdalardaki katkı maddeleri, kakao, şarap, bira, kahve, kabuklu besinler (fındık, fıstık, badem, ay çiçeği, ceviz) gibi, kabuklu deniz ürünleri, çilek, çikolata, hurma, çok yenilir ise bal ve benzeri besinler hem çocukluk hemde erişkinlik döneminde alerjiye neden olabilir.
Besin alrjisi belirtileri
Besin alerjisi, yapılan araştırmalara göre alınan besin ile ilgili çok ciddi belirtiler gösterebilir. Bu belirtiler, kişiye ve yenen besine göre değişebileceği gibi, kaşıntı, migren atakları, sedef hastalığı, irritabi bağırsak sendromu denilen gaz, şişkinlik, kusma, ishal, burun akıntısı, öksürük, hapşırma, nefes tıkanıklığı, tansiyon düşmesi gibi şikayetler, ürtiker, ödem, solunum sıkıntısı, dilde kızarıklık, dudakta şişlik, uykusuzluk gibi şikayetlere neden olabilir.
Besin alerjisi tanısı
Besin alerjilerini teşhis etmek için bazı noktaları göz önünde bulundurmak gereklidir. Bu noktalar, reaksiyonu tetikleyen şüpheli besin, yenilen besinin miktarı, besinin tüketimi ve belirtilerin başlaması arasında geçen süre, belirtilerin nedeninin tanımlanması, besinin her tüketiminde aynı belirtilerin oluşması, egzersiz gibi diğer neden olan faktörler, son reaksiyondan sonra geçen süre gibi öyküler hastadan veya hasta yakınından alınır. Bu noktalardan sonra alerji testi yapılır.
Alerji testleri genellikle alerji uzmanları tarafından, alerji ünitesinde yapılır. Testler, deri çizme testi, spesifik IgE (RAST), bazofil histamin testi, bağırsak mukozasının biyopsisi uygulanır. Sınırlı ve kişiye özel olarak ayarlanan diyet verilerek şikayetlerin geçmesi gözlemlenir. Orjinal semptomların yeniden gözlemlenmesi için palesebo kontrollü çift kör provokasyon testleri yapılır.
Besin alerjisi tedavisi
Gıda alerjisi teşhisi kesinleştikten sonra, en önemli tedavi reaksiyona yol açan gıda maddelerinden uzak durmaktır. Non- alerjik gıda hassasiyetinde gıda maddesinin küçük bir kısmı tolere edilebilir. İlaç tedavisi, gıda alerjisinin oluşumunu önleyen bir ilaç tedavisi yoktur.İlaç tedavisi daha çok gelişen şikayetlere karşı alerjik astım veya alerjik egzama söz konusu olduğunda gereklidir. Süt, tahıl ve deniz ürünleri gibi temel gıda gıda maddeleri besinden çıkarılır ise bu besinler ile eş değer gıda maddeleri besine eklenmelidir.
Yeterli ölçüde besin alımı çocuklarda ve yetişkinlerde oldukça önemlidir. Ayrıca, otomatik enjektörlü epinefrin ağır reaksiyon riski olan hastalarda sürekli hastanın yanında bulundurması gereklidir. Bebeklerde oluşan besin alerjilerini önlemek için bebek bir yaşına girene kadar anne sütü verilmesi önerilir.